Böbrek Kanseri Uygulamaları
Böbrekler; karın içi organların arkasında, omurganın yanlarında, bel bölgesinin üzerinde yerleşmiş fasülye şeklinde bir çift organdır. Görevi kanı temizlemektir. İçinde yer alan küçük tüpler (mikroskobik tubul) idrarı oluşturur. İdrar, böbreklerden üreter adı verilen tüp şeklinde yapılar ile mesaneye taşınır.
Böbrek kanseri mikroskobik tubullerden gelişir. Genellikle bir böbrekte tek bir tümör olarak büyür. Nadiren bir böbrekte birden fazla tümör ya da her iki böbrekte tümörler şeklinde ortaya çıkabilir.
Böbrek kanseri yayılım göstermediği dönemde cerrahi ile başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Ancak akciğer, kemikler ya da beyin gibi vücudun diğer organlarına yayıldığında tam iyileşme şansı oldukça düşüktür.
Son yıllarda daha sık böbrek kanseri tanısı konmaktadır. Bunların büyük bir kısmı başka sebeplerle yapılan ultrason ve bilgisayarlı tomografi gibi görüntüleme yöntemleri ile tesadüfen saptanmaktadır. Böbrek kanserlerine genellikle küçük ve böbrek içinde sınırlıyken erken evrelerde tanı konur.
Böbrek kanseri tanısı konan hastalarda 5 yıllık genel sağkalım %79’dur. Böbrek kanserine en sık 65-74 yaş aralığında tanı konmaktadır. Erkeklerde kadınlara göre 2 kat daha sık görülmektedir.
Böbrek Kanseri Tipleri
- Renal Hücreli Kanser (RHK); En sık böbrek kanseri tipidir (%90). Kanser hücrelerindeki genetik değişikliklere bağlı olarak renal hücreli kanserin birkaç alt tipi vardır (şeffaf hücreli, papiller, kromofob, medullar, toplayıcı sistem kanserleri). Renal hücreli kanserlerin % 80’ini şeffaf hücreli kanserler oluşturmaktadır.
- Üretelyal Kanser; Böbrekte idrarın depolandığı bölümü döşeyen üretelyal hücrelerden köken alan kanser türüdür. Mesane kanseri ile aynı hücre tipinden gelişir ve benzerlik gösterir.
- Wilms Tümörü: Çocukluk çağında görülen böbrek kanserlerinin %95’i Wilms tümörüdür.
Böbrek Kanseri İçin Risk Faktörleri Nelerdir?
- Sigara; Böbrek kanseri için en önemli risk faktörüdür. Sigara içenlerde böbrek kanseri gelişme olasılığı içmeyenlere göre 2 kat daha fazladır. Tütün içindeki kimyasal maddeler kandan emilir ve böbreklerden geçerken idrarda birikir. Bu kimyasallar böbreklerde hasara yol açıp böbrek kanseri gelişme riskini arttırır.
- Yaş; Vakaların büyük kısmı 50 yaş üzerindedir.
- Obesite
- Hipertansiyon
- Böbrek yetmezliği ve uzun süre diyaliz tedavisi
- Irk; Siyah ırkta papiller renal hücreli kanser biraz daha fazla görülür.
- Cinsiyet; Böbrek kanseri erkeklerde daha sıktır.
- Nadir görülen kalıtımsal hastalıklar (Von Hippel-Lindau hastalığı, herediter papiller renal hücreli kanser vb)
- Ailede böbrek kanseri olması
Böbrek Kanserinden Korunmak İçin Neler Yapılabilir?
- Sigarayı bırakmak.
- Kilo kontrolü.
- Kan basıncı (Tansiyon) kontrolü
Böbrek Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Böbreklerin lokalizasyonu nedeniyle böbrek kanserleri çok büyük boyutlara ulaşmadığı erken evrelerde herhangi bir belirti vermez. Birçok hastaya tanı başka nedenlerle yapılan görüntüleme tetkikleri (Ultrason, Bilgisayarlı tomografi) sırasında rastlantısal olarak konur. Belirtiler kişiden kişiye değişkenlik gösterebilir. Böbrek kanserinde belirtiler;
- İdrarda kan görülmesi (Hematüri); En sık görülen belirtilerden biridir. İdrarda kan görülmesi böbrek kanseri olduğu anlamına gelmez, diğer bazı hastalıklarda da (mesane tümörü, böbrek taşı, üriner sistem enfeksiyonu vb) görülebilir. İdrarda kanaması olan kişilerin mutlaka bir üroloji uzmanına başvurması gerekir.
- Böbreklerin olduğu bölgede kitle
- Karın, bel ya da yanlarda ağrı
- Birkaç hafta süren açıklanamayan ateş
- İstem dışı kilo kaybı
- Yorgunluk, iştahsızlık
- Yüksek kan basıncı
- Anemi
Böbrek Kanseri Tanısı
Öncelikle üroloji uzmanı hastaya yaşam tarzı (sigara, alkol alışkanlıkları, vb), aile hikayesi ve böbrek kanserinin belirtileri ile ilgili bazı sorular yöneltir ve ardından fizik muayenesini yapar. Daha sonra bazı tetkikler yapılmalıdır;
- Kan ve İdrar Testleri; Böbrek kanseri tanısının kesinleştirecek herhangi bir kan ya da idrar tetkiki yoktur. Bu testler aynı belirtilere yol açabilecek olası hastalıklara tanı koymak ya da onları ekarte etmek amacıyla kullanılabilir. Ayrıca hastanın genel sağlık durumu ve böbrek fonksiyonları hakkında ipuçları verir.
- Görüntüleme Yöntemleri; Bu testlerle böbrekler ayrıntılı bir şekilde görüntülenir. Ayrıca böbrek kanserinin sıklıkla yayılım gösterdiği akciğer, kemikler ve beyin gibi organlar da incelenir. Görüntüleme yöntemleri;
- Bilgisayarlı Tomografi; Böbrek kanseri tanısında en sık kullanılan görüntüleme yöntemidir.
- MRG
- Ultrason
- Akciğer filmi
- Kemik sintigrafisi
- Biyopsi; Şüpheli kanser dokusundan mikroskopla incelenmek üzere çok küçük bir parçanın alınma işlemidir. Görüntüleme ile böbrekteki kitlenin hematolojik, metastatik ya da enfeksiyona bağlı olma şüphesi varsa biyopsi alınmalıdır. Bu durumlarda tedavi böbrekten gelişen kanserlerden farklı olarak cerrahi değildir.
Böbrek Kanserinde Evreleme
Böbrek kanseri tanısı konulduktan sonra hastalığın evresi belirlenmelidir. Evre; tanı anında kanserin büyüklüğü ve vücuttaki yaygınlığıdır. Tedavi planlaması açısından yol göstericidir.
Evre 1: Kanser sadece böbrektedir ve 7cm’den küçüktür. Lenf nodlarına ya da başka organlara yayılım yoktur.
Evre 2: Kanser sadece böbrektedir ve 7cm’den büyüktür. Lenf nodlarına ya da başka organlara yayılım yoktur.
Evre 3: Kanser böbreğin etrafındaki yağ dokuya, bölgesel lenf nodlarına ya da kan damarlarına ulaşmıştır, ancak böbreği çevreleyen zar olan Gerota fasyasının dışına çıkmamıştır. Başka organlara yayılım yoktur.
Evre 4: Kanser Gerota fasyasının ötesine geçmiştir. Kanser; böbrek üstü bezi, uzak lenf nodları, kemikler, karaciğer, akciğer, beyin gibi organlara yayılmıştır.
Böbrek Kanseri Tedavisi
Böbrek kanseri tedavisi genellikle kanserin çıkarıldığı bir ameliyat ile başlar. Kanser böbreğin dışına yayılmamışsa cerrahi tedavi tek başına yeterlidir, yayılmışsa ek tedaviler gerekir. Ameliyat ile hedef; kanserin tamamen çıkarılması yanında mümkünse normal böbrek fonksiyonunun korunmasıdır.
Tedavi planlaması; kanserin evresi, tipi, hastanın genel sağlık durumu ve tercihleri gibi faktörler göz önünde bulundurularak yapılır. Metastaz olmayan, böbreğin ötesine geçmemiş ya da lenf nodlarına yayılım olmamış böbrek kanserlerinde cerrahi ile tümörün çıkarılması ana tedavidir. Nadir görülen meduller tip böbrek kanserinde ameliyat sonrası kemoterapi verilebilir.
Kanser böbreğin dışına çıkmışsa genellikle immunoterapi ve hedefe yönelik tedavi ilaçlarının kombinasyonları verilir. Radyoterapi metastazlara bağlı belirtilerin şiddetinin azaltılması ve metastazların büyümesinin yavaşlatılması amacıyla uygulanabilir. Hastaların büyük bir kısmında bu tedaviler ile kanserin büyümesi yavaşlatılabilir, ancak kür ile sonuçlanmaz. Öte yandan küçük ancak gittikçe artan oranda hastada bu ilaç kombinasyonları kanserde kür sağlamaktadır.
Cerrahi
Tümör böbrek içinde ise genellikle ameliyat ile çıkarılır. Bu sırada önemli olan mümkün olduğunca böbrek dokusunun bırakılmasıdır. Bazı hastalarda böbreğin tamamının çıkarılması da gerekebilir. Bu ameliyatlar birkaç adet küçük kesi ile minimal invaziv yöntemlerle yapılabilir. Minimal invaziv cerrahi; laparoskopi ya da robot yardımlı olarak uygulanabilir.
Açık cerrahi ile karşılaştırıldığında minimal invaziv yöntemlerin avantajı; daha az ağrı, daha kısa hastanede yatış süresi ve aktif hayata daha erken dönüştür. Açık cerrahi hastanın ya da kanserin spesifik özellikleri nedeniyle minimal invaziv yöntemlerin uygulanamayacağı durumlarda yapılır. Böbrek kanseri tedavisinde 2 ana ameliyat tipi vardır.
- Parsiyel Nefrektomi (Böbrek Koruyucu Cerrahi): Etrafındaki sağlıklı böbrek dokusu ile birlikte sadece kanserli kısım çıkarılır. Kanserin yerinin uygun olması, ameliyatı etkileyecek genel sağlık problemleri, böbreklerin durumu ve hastanın böbreği koruma isteği gibi faktörler göz önünde bulundurularak parsiyel nefrektomi adayları belirlenir. Kanser 4 cm veya daha küçükse parsiyel nefrektomi en iyi tedavi yöntemidir, ancak daha büyük tümörlerde de uygulanabilir. Parsiyel nefrektomi ameliyatı; açık, laparoskopik ya da robot yardımlı olarak yapılabilir.
- Radikal Nefrektomi: Çevresindeki yağ dokusu ile birlikte böbreğin tamamının alınmasıdır. Bazen böbreküstü bezi ve lenf nodları da alınabilir. Radikal nefrektomi boyut olarak daha büyük ve daha ileri evrede böbrek kanserlerinin tedavisinde uygulanır.
Aktif İzlem
Genel sağlık durumu iyi olmayan yaşlı hastalarda böbrek kanseri tedavisi riskli olabilir. Bu durumda olan ve özellikle tümörü küçük hastalar aktif izlem için uygundur. Aktif izlemde, görüntüleme yöntemleri, kan ve idrar testleri ile hasta yakından takip edilir ve kanser ilerlediğinde ya da hastanın genel sağlık durumu iyileştiğinde tedaviye başlanır.
Ablasyon Tedavileri
Bu tedavi yöntemleri böbreğin tümörlü kısmı ya da tamamı çıkarılmadan tümörün olduğu yerde ısıtılması ya da soğutulması ile yapılır. Ameliyat için yüksek risk taşıyan boyutu küçük böbrek kanserlerinde tedavi seçeneğidir.
Hedefe Yönelik Tedaviler
Amaç; kanser hücrelerinin büyüme ve yayılmasını durdurmak ya da yavaşlatmaktır. Kanser hücreleri yaşamak, çoğalmak ve yayılmak için çoğu protein yapısında olan spesifik moleküllere ihtiyaç duyarlar. Hedefe yönelik tedaviler bu molekülleri ya da kansere yol açan genleri hedef alır. Böbrek kanserinde hedefe yönelik tedaviler diğer organlara yayılmış ileri evre hastalıkta kullanılır.
Immunoterapi
Hedefe yönelik tedavide olduğu gibi immunoterapi direk olarak kanser hücrelerini öldürmez. Bu ilaçlar hastanın immun sistemini destekleyerek kanser hücreleri ile mücadele etmesine yardım eder. Immunoterapi de ileri evre hastalıkta kullanılır.
Kemoterapi
Kemoterapi ilaçları genel olarak böbrek kanserine karşı etkisiz olduğu için tedavide kullanılmaz. İstisna olarak sadece meduller tip böbrek kanserlerinde kemoterapi verilir.
Radyoterapi
Böbrek kanserleri standart radyoterapiye hassas değildir, bu nedenle kullanılmaz. Böbrek dışına yayılmış kanserlerde metastazların büyümesinin durdurulması, ağrının hafifletilmesi ve diğer belirtilerin azaltılması için kullanılabilir.